top of page

Perpetual Continuity

Kırlanğıçlar geldi ve üzerine titreyerek büyüttükleri yeni nesil, kiremit çatıların rengine tezat oluşturan gökyüzünde uçmayı öğreniyorlar şimdi. Hayatın, varolmanın sevinci karışıyor heyecanlı çırpınışlarına. Güneş batıyor, en sevdiğim mevsimde. Yaşadığım tek mevsimde.

Biran önce tüketmek istiyordu hayatı. Öyle güzel geliyordu hayat ona.

Ama hayat sonluydu. Sonlu oluşundan besleniyordu güzelliği. Utanmadan bağırıyordu hayat: ben burada olacağım! Meksika'nın çöllerinde, Akdeniz'in gözü kör eden beyaz, çıplak çatılarında, ormanların durgun sessizliğinde ve festivallerin esrik gürültüsünde! Ve dünyanın başka başka yerlerine dağılmış binlerce, milyarlarca insanın umudunda ve hüznünde! Hiç görmeyeceğin yerlerde ve bakmayacağın fotoğraflarda, çünkü bazıları daha çekilmedi bile. Ve birgün birisi canı çok sıkıldığı için veya harika arkadaşları olduğu için bir kitap yazacak oturup, sen çoktan gitmiş olacaksın ve okuyamacaksın onu! İnsanlar bu kitaptan alıntılar yapacaklar, ve sevgililerine evlenme teklif ederken satırlar çalacaklar bu kitaptan. Bunu farkedecek sevgilileri çünkü onlar da okumuş olacaklar bu kitabı, ama bilmemezlikten gelecekler çünkü güzel bir kalbi kırmak iticidir en nihayetinde. Pencelerini gazete kağıdıyla kaplayacak bir yaşlı adam ve çiceklerini sulamayı asla unutmayacak diğer herşeyi unutsa da. Gençler yine öpüşecekler ve çirkin zannedecekler kendilerini, alabildiğine güzellerken. Birileri evde kalacak ve diğerleri dünyayı gezecek, hiç susmayan bir ses içlerinde. Birisi ağaçlarla konuşacak, bir diğeri insanlara yakın hissedecek kendini.

İmzalar atılacak binlerce, evlilik cüzdanlarına, boşanma kağıtlarına, tapulara, vasiyetlere, sahte imzalar, paraflar, önemli imzalar, dünyayı değiştiren imzalar.

Kitaplar imzalanacak, şaraplar yapılacak, biralar içilecek, danslar edilecek, tanrıya, sevgiliye,şuna buna tapılacak. Evlerde oraya buraya anlamsız biblolar konacak, tablolar, fotoğraflar asılacak bu gelip geçiciliğe bir anlık çare bulabilmek için. Çamaşırlar yıkanacak, koltuk altları terden sararmış gömlekler çöpe atılacak veya çocuk odasını boyarken giyilecek. Arkadaşlar olacak hep. Düşmanlar. Affedilenler, hiç affedilmeyenler ve hiç unutulmayanlar.

Bazı yerlerde zaman zaman insanlara umut vererek onları yollara, sokaklara dökecek birileri. Omuz omuza yürüyüp birşeyler talep etmek için.

Ve böyle böyle yaşanacak birbirinden habersiz binlerce hayat. Hepsi birbirinden değerli, hepsi kendi değerinden habersiz.

Hepsi olacak bunların.

Olmaya devam edecek.

Hiç bitmeyen sesi varoluşun.

Varolmanın hiç susmayan uğultusu.

Kırlanğıç sesleri.

Sen gittikten ve başkaları ve başkaları da gittikten çok sonra.

 En son  
 yazılar
bottom of page